AKP’nin Zonguldak’ı gözden çıkarmadığını biliyoruz.
Öyle olsa, ekonomi bu kadar tepetaklakken şehir merkezine onca yatırımı yapmazlardı…
Anlaşılan bir beklenti var!
Son on yılların en büyük şansı kapıdayken bundan yararlanmak gerekir…
Ama kiminle?
İktidarın Zonguldak’taki şansızlığı ve en büyük açmazı insan kaynağı yetersizliği. Kaynağından yetişmeyen insan açığını bürokrasiden kapatmaya çalışıyorlar.
Ama olmuyor, olamıyor…
Bürokrasiden gelenlerin ortak özelliği rutini devam ettirme alışkanlıkları.
Bilinen ve daha önce belli sonuçlara götüren yöntemlerin ötesine geçemiyorlar…
Emniyetli alanlar dışına çıkmadan, tekrarlayıp, taklit ediyorlar…
Sonuç ortada…
…
Zonguldak, doğal güzellikler bakımından Karadeniz’in en şanslı şehirlerinden.
Ayrıca Türkiye’nin iki mega kenti İstanbul ve Ankara ya yakınlığı ile de büyük pazarlara yakın.
Biz Zonguldaklılar yıllarca şehrimize büyük sanayi kuruluşlarının gelmesi için bekledik.
Hiç bir şey yapmadan beklendik.
Gelen olduysa bile arkasına bakmadan gitmiştir.
Şehri beğenmemiştir.
Zonguldak’a yerelden en küçük yatırım yapılmadı. Birkaç eski binayı yıkıp yenisini yapmak dışında…
…
Bu şehrin kurtuluşu, insanına ve coğrafyasına yatırım yapmaktan geçiyor.
Çok şey yapılabilir…
En büyük değeriniz madenler.
Elinizden alınmadan kullanın.
Türkiye’nin açık ve kapalı alanlarıyla en büyük maden müzesini kurun mesala…
Hatta maden felaketleri müzesi kurun!
Bütün dehşetiyle felaketleri anlatan, yürek sızlatan mega müze neden olmasın? Müzenin bir kısmı yer altında olursa bakın cümbüşe…
Botanik ormanı kurun. Yağmur ormanlarına gitmeden doğasını, ağaçlarını memlekete taşıyın.
Karadeniz sahillerinin balık bakımından en zengin şehridir Zonguldak. Her mevsim balığı var.
Kaç turist balık yemeye geliyor.
Bakın Karasu’ya…
Ankara’dan, İstanbul’dan balık yemeye geliyorlar.
Zonguldak’ta balık pişirecek adam mı kalmadı?
Amatör balıkçılık için cennetteyiz. Kayalardan balık tutanları görmüyor musunuz?
Daha nicelerini sayabilirim.
Belediyecilik lazım, beleşçilik değil…
Sevmek lazım, nemalanmak hiç değil.