Asgari ücret açıklanırken, ‘çalışanlar bayram edecek’ denmişti.
Aradan geçen birkaç hafta, vaadin kâbus havası olduğunu, yoksulda mutfak yangınının süreceğini gösterdi.
Ekonomideki kötüye gidişi saklayıp AKP’ye zaman kazanma çabası, yılın son ayını belirsizliklerle tamamlattı Türkiye’ye. Krizin, tabandan yukarılara tırmanma hızı, AKP’nin baskın bir seçimle paçayı kurtarma ihtimalini bitirdi.
…
Dolar, önce sert fırladı, sonra yumuşak çıkışa dönüştü…
Böyle anlatıldı.
Ama gerçek farklı.
Dolarda düşüşten bahsedilemez. Zira inişlerin tamamı, çıkılan rekor seviyelerinden geri dönüşlerden başka bir şey değil.
Şu anda 11,97 seviyesinde olan bir dolar; üç ay önce 8,6361TL. Ortalama artış yüzde 38. Yani üç aylık fakirleşme oranı.
Bir yıl önce bir dolar 7,801 TL. Yıllık artış yüzde 52,50.
Beş yıl önce bir dolar 3,0601 TL, artış yüzde 288…
Son on yılda dolar Türk Lirası karşısında yüzde 287 oranında artış göstermiş.
…
‘Dolarla mı maaş alıyoruz. Bize ne’ diyenler umarım uyanmıştır bu son krizde.
Dolardaki değer artışının sonuçlarını zamana yayılmış haliyle anlayamayanlar süreç hızlı gerçekleşince, ’vay anasını’ dedi.
…
Akaryakıt fiyatları düşmüş ama pompaya yansımamış.
Yine aynı parayı ödeyeceğiz ama cebimizden çıkan ücretin az olduğunu sanacağız.
Böyle mi anlayalım?
Yılın başında benzinin fiyatı (pompada) 7,32 TL/TL idi. Bugün, benzin fiyatı (tabii pompa da) 11,60 TL.
Vatandaşın deposuna pompalanan zam yüzde 59.
…
2021’nin son yazısının son yazısını bir soruyla tamamlamak isterim.
Hani eski insanlar yıllara isim verirdi!
Siz 2021’i hangi isimle hatırlamak isterdiniz?
2022 yılı hayırlar getirir inşallah.