Kozlu’daki atıl durumdaki AVM binası, deyim yerindeyse ilçenin başına bela olmuş durumda. Ne yıkılabiliyor, ne satılabiliyor, ne de yeniden değerlendirilebiliyor. Her geçen gün biraz daha harabeye dönüşen bu yapı, ilçenin çehresinde adeta bir yara açarken, aynı zamanda ciddi bir tehlike unsuru haline geliyor.
Geçmiş dönemin Kozlu Belediye Başkanı Ali Bektaş, ilçenin tam ortasında yıllardır atıl durumda kalan bu binayı ilçeye kazandırmak için büyük çaba gösterdi. Binayı özel hastaneye dönüştürme hayali, ilçeye hem ekonomik hem de sağlık alanında katkı sunacak bir proje olarak umut vadetmişti. Ancak Bektaş’ın bu çabaları, binanın karmaşık ortaklık yapısı ve yüksek borç yükü nedeniyle sonuçsuz kaldı. Şimdi bu hayalet yapı, Kozlu'nun ortasında büyük bir sorun olarak durmaya devam ediyor.
Bu atıl AVM binasının en büyük sorunu, çok sayıda ortağa sahip olması ve milyonlarca lira borç yükü altında bulunması. Ortakların birbirinden bağımsız karar alma durumları ve binanın yüksek borçları, binanın elden çıkarılmasını veya farklı bir projeye dönüştürülmesini imkânsız hale getiriyor. Bu sebeple binanın yeniden değerlendirilmesi ya da satışı, adeta çözümsüz bir sorun olarak Kozlu’nun önünde duruyor.
Kaderine terk edilmiş olan bu binanın sıvaları dökülmeye başladı; özellikle üst katlardaki briket duvarın fırtınalı havalarda yıkılma tehlikesi var. Üstelik bu yapı, KYK yurdu ve pazar alanı gibi insanların yoğun olduğu bir bölgede yer alıyor. Bu bölgedeki yaya ve araç trafiği dikkate alındığında, sıvaların dökülmesi veya duvarın çökmesi olasılığı, çok sayıda insan için ciddi bir risk teşkil ediyor. Eğer gerekli önlemler alınmazsa, bu binanın yarattığı tehdit yüzünden çok can yanacak.
Bu bina sadece dökülen sıvaları ve yıkılma tehlikesiyle değil, temellerinde yaşanan sorunlarla da büyük risk taşıyor. Binanın altından sürekli yükselen su, zamanında tahliye edilmediği için temelleri boşaltıyor, yapının zemin dayanıklılığı her geçen gün daha da azalıyor. Temelleri boşalan bir binanın çökme riski, beklenmedik bir anda büyük bir felakete dönüşebilir. Böyle bir çökme anında yaşanacak hasar, yalnızca binayı değil, çevresindeki insanları ve yapıları da tehdit ediyor.
Bu harabe binanın Kozlu'ya ve vatandaşlara yarattığı tehlikeler ortadayken, yetkililer bu konuda ne yapmayı planlıyor? Binadan dökülen sıvalar ve yıkılma tehlikesi taşıyan duvarla ilgili olarak herhangi bir önlem alınmamış durumda. Gerekli teçhizat eksikliğinden dolayı yetkililerin yapabildiği tek şey, tehlikeye seyirci kalmak. Peki, binanın temellerinde yaşanan sorun nedeniyle çökme gerçekleşirse, bunun sorumlusu kim olacak? Yoksa bu ciddi tehlikeyi yalnızca kadere mi bırakacaklar?
Biz şimdiden uyarıyoruz: olası bir facia yaşandığında bu, “kader” değil, göz göre göre yaşanmış bir ihmalin sonucu olacak. Bu binadan dökülen sıvalar ve çökme riski taşıyan duvarlar, alınmayan önlemlerle birleşince, halkın hayatını tehlikeye atıyor. Yetkililerin bu tehlikeye karşı sessiz kalmaması gerekiyor. Kozlu halkı, göz göre göre gelen bir tehlikenin kurbanı olmamalı.
Buradan tüm yetkililere sesleniyoruz: Eğer bu sorunlar göz ardı edilmeye devam ederse, Kozlu'da çok can yanacak. Bu yüzden derhal gerekli önlemleri almak zorundasınız. Kozlu’nun ortasında her an yıkılmaya hazır bekleyen bu binayı güvenli hale getirmek veya bölgedeki insan trafiğini başka bir alana yönlendirmek artık ertelenemeyecek bir zorunluluktur.
Haberiniz olsun…
