Biz sadece;
Halkı bilgilendirme,
Kamuoyunu aydınlatmak,
Yaşanabilir bir memleket için gazetecilik görevimizi
yerine getiriyoruz.
Yoksa kimin kiminle ne halt yediğini çok iyi biliyoruz.
Koltuktan gelen güç ve parayla kırılan cevizleri,
Yere yakınların beslendiğini,
İlaçların bedavaya getirildiğini,
Tatillere gidildiğini,
Patronlarının ise namusu ağızlarından düşürmediğini çok
biliyoruz.
Haberiniz olsun.
* * * * *
OLMAZI OLDURMAK!..
Yoktan var etmek elbette,
Yaradan’a mahsustur.
İnanç,
Azim,
Başarı ise,
Kul’a nasiptir.
Geçmiş tarihimiz geleceğimizi inşa etmekte en büyük
sermayemizdi.
Maalesef biz bu sermayeye tükettik.
Çalışmadık,
Üretmedik,
Çalışanı,
Üreteni,
Eleştirdik,
Enayi yerine koyduk.
Elde-avuçta kalmayınca suçu hep kadere attık.
Geriden gelip,
Sosyal,
Kültürel,
Sanatsal,
Yapımsal,
Yaşamsal,
Teknolojik,
Ekonomik olarak bizleri geride bırakan ülkelerin ya da
illerin bizden farklılığı veya fazlalığı var mı?
Her canlının ölümü tattığı ve tadacağı gerçeğini dikkate
aldığımız da elbette yok.
Lakin insan olarak bizden farklılıkları var ki,
Biz geriye giderken,
O’nlar ileriye gittiler.
Mesela yerel yönetimler,
Gırtlağa kadar borç içerisinde yüzüyorlar,
Sadece günümüzdekileri eleştirmek elbette doğru değil,
Ancak yağmur yağdığında evler, işyerleri, köprüler,
yollar sular altında kalıyorsa,
İnsanlar ölüyorsa,
Bir sorun var demektir.
İnsanoğlu,
Yeter ki istesin,
İnansın,
Olmazı oldurur.
Kozlu’da örneği var.
Sınav Koleji.
Anaokulundan liseye kadar eğitim verecek olacak okulun yapımı
80 günde bitti.
Maliyeti tam 16 milyon lira.
Müteahhitler Cengiz Gürleyen ve Okan İlkbahar,
Birbirlerine inandılar, güvendiler ve başardılar.
Kozlu’ya güzel bir eğitim yuvası kazandırdılar.
Çocuklarımız,
Sınav Koleji’nin deneyimli kadrolarıyla geleceğe
hazırlanacaklar.
Acaba,
Olmaz,
Yapamaz,
Başaramaz diyenler utanacak mı?
Hiç sanmıyoruz.
Biz olanla olmayana bir örnek verdik.
Bu örnekleri çoğaltabiliriz.