Uluslar arası Eğitim Değerlendirme Testi (PISA),
Dünyada 79 ülke arasından seçilen 600 bin öğrencinin
katıldığı
PISA 2018 testleri sonuçları açıklandı.
Türkiye 37 OECD (Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü)
tarafından her 3 yılda bir yapılan 15 yaş grubu öğrencileri arasındaki PISA
2018 sonuçlarına göre;
Türkiye OECD ülkeleri ortalamasının altında kalmıştır.
Türkiye, PISA testine katılan 37 OECD ülkesi arasında;
Yunanistan, Slovakya, Şili, Meksika, Kolombiya ve
İspanya’yı geçerek31. sırada yer alabilmiştir.
PISA testine göre öğrencilerin, “okuma, matematik ve fen”
alanlarındaki yanıtlarına göre gurup ve seviyeleri belirlenmektedir.
Rapor üzerinde, Eğitim Reformu Girişi Analistleri
tarafından çeşitli değerlendirmeler yapılmaktadır.
Örneğin, okuma alanında en alt düzeyde yeterlilik
gösteren çocuklar;
“ Bir metinde çok açık olan bilgileri saptamak,
kendilerine tanıdık gelen konulardaki yazıların ana fikrini fark etmek gibi
basit şeyleri yapabilirler ama daha derin yorumlarda bulunmakta zorlanırlar.”
denilmektedir.
Yine, okuma alanında üst düzeyde beceri gösterenler için
de;
“Bir veya birden fazla metindeki bilgileri birbiriyle
ilişkilendirerek yorumlamak, sunulan hipotezleri eleştirel biçimde
değerlendirebilmek gibi becerileri içerir.” denilmektedir.
Özet olarak anlatmaya çalıştığım PISA test sonuçları ve
yapılan analizleri üzerinde durulmaya
değer bulmayanlar çıkacaktır.
Önemseyenlerin ise,
İnternet ortamına girip daha detaylı araştırmalar
yapacağına eminim.
Eğitim- öğretim birbirinden ayrılmaz bir bütündür.
Eğitim olmayınca öğrenilmez,
Öğretilmeyince de eğitilemez.
Gerçek anlamda eğitim-öğretim iyi seviyede okur- yazar
olmakla gerçekleşir.
Bir metni sesli veya sessiz okuyamayan.
Okuduğunu anlayamayan,
Anladığını anlatamayan,
Gördüğünü, duyduğunu, okuduğunu sözlü ve yazılı olarak
anlatamayan
Okuduklarını ve duyduklarını doğru yorumlayamayanlar
için,
Üst seviyede okur- yazar demek olası değildir.
Ülke olarak, eğitim-öğretim seviyemizi üst düzeylere çıkartamadığımız
için,
Birbirimizi anlamakta güçlük çekmekteyiz.
Yanlış anlamalar ve anlaşılmalar kısır çekişmelerin
başlıca nedeni olarak karşımıza çıkmaktadır.
Özellikle bir metin içerisinden kendine uygun bulduğu bir
sözcüğü alıp,
Hipotez oluşturmaya çalışanları dikkate almamak en doğru
olanıdır.
“Arif’e tarif gerekmez.” diyerek ,
Herkesin görüş ve düşüncelerine saygı duyduğumu söylemek
istiyorum.
Yeni bir haftada tekrar buluşmak üzere güzel yarınlar diliyorum.